Yer kabuğunda en fazla bulunan elementlerden biri silisyumdur. Silisyum yarı iletken bir özelliğe sahiptir ve ormanda ve doğal yaşamda çokça bulunmaktadır. Bu özellikleri ile transistör ve diyot üretiminde kullanılır ve entegre devreler ve bilgisayarlar silisyum teknolojisi üzerine inşa edilmektedir. Ayrıca camın ana maddesi kumdur. Silisyum kumda özellikle deniz kumunda çok fazla bulunmaktadır.

Bitkilerin ve canlıların iskelet yapısında da silisyum bulunmaktadır. Bu nedenle yaşamsal önem taşırlar.

Doğal sularda silis miktarı litrede 1-30 mg arasındadır. Bazı tuzlu sularda ve deniz sularında silis yoğunluğu litrede 1000 mg’yi geçmektedir. Sanayide kullanılan sularda silis bulunması istenmemektedir. Özellikle yüksek basınçlı buhar türbini gibi cihazlarda saf silis birikimleri oluşmaktadır ve bunu gidermek için ayrı zaman, çaba ve maliyet gerekmektedir.

Yapılan araştırmalar, silisyumun sağlık açısından yararlarını ortaya çıkarmaktadır. Bugün silisyuım insan vücudu için çok önem taşımaktadır. Silisyum, insanların normal beslenmesi ve vücut gelişiminde gerekli olan 25 element arasında sayılmaktadır. Silisyum cildin görünümünü korur, saç dökülmesini önler, tırnak kırılganlığını önler, kemikleri güçlendirir, kemik şekilsizliğini önler, alüminyum toksikliğini önler, damar sertliğini önler, birçok hastalığa karşı korunma sağlar ve kırıklarda iyileşme oranını arttırır. İnsan vücudundan silisyum eksikliği olursa, hücre metabolizması normal çalışmaz ve yüksek tansiyon, kalp ve damar hastalıkları ve erken yaşlanma gibi rahatsızlıklar ortaya çıkmar.

En önemli silisyum kaynakları, rafine edilmemiş tahıllar, yulaf, çiğ lahana, elma, yer fıstığı, havuç, salatalık, soğan, balık, ve portakaldır. Ayrıca sert sularda yüksek miktarda, daha yumuşak sularda az miktarda silisyum bulunmaktadır.

Yetkili laboratuvarlarda sularda silisyum tayini çalışmaları, kit kullanılarak gerçekleştirilmektedir. Bu çalışmalarda mevcut yasal düzenlemelere ve yayınlanan standartlara ve analiz yöntemlerine uyulmaktadır.