O2 Oksijen Ölçüm ve Analizi

O2 Oksijen Ölçüm ve Analizi
O2 Oksijen Ölçüm ve Analizi

Oksijen, kokusu, tadı ve rengi olmayan ve havada beşte bir oranında bulunan bir gazdır. Hidrojen ile birleşerek suyu meydana getirir. Yerkürede en fazla bulunan elemen oksijendir. Doğada O2 molekülleri şeklinde bulunmaktadır. Oksijen gazı molekülündeki bağı koparmak için çok yüksek enerji gerekmektedir. Bu nedenle oksijen tepkimeleri yavaş ve yüksek sıcaklıkta olur. Oksijen soğutulacak olursa, mavi renkli bir sıvı durumuna gelir.

Oksijen gazı normal koşullarda suda çözünür. Suda canlıların yaşamını sürdürmesi için oksijen bulunması gerekir. Oksijen gazı, solunum yapan bütün canlılar için yaşamsal bir öneme sahiptir. Solunum yolu ile vücuda giren oksijen akciğerlere taşınır ve burada oksijen kanda buunan hemoglobinler ile birleşir. Kan dolaşımı ile vücudun diğer organlarına ve en küçük hücrelere kadar taşınır ve vücuttaki yağları ve proteinleri yakar. Canlılar için gerekli olan enerji bu şekilde elde edilir.

Herhangi birşey yandığı zaman oksijeni kullanır ve ışık ve ısıyı serbest bırakır. Bu önemli özellik sayesinde oksijen roketler ve jetler için güçlü yakıt olmaktadır. Oksijen ayrıca içme sularının, havuz sularının ve göletlerin temizlenmesi amacı ile de kullanılır. Bu arada balık üretme çiftliklerinde, sudaki oksijenin zenginleştirilmesinde oksijen kullanılır. Oksijenin kullanıldığı diğer alanlar şu şekildedir: petrokimya sürecinde yüksek verim elde etmek için, oksidan ve dezenfektan için ozon elde edilirken, gıda sektöründe fermantasyon sırasında havayı zenginleştirmek için ve daha birçok alanda.

Kısaca bütün yaşam alanları için oksijen önemlidir ve yokluğu yaşamı tehdit etmektedir. Normal olarak nefes alınan havada bulunması gerekli oksijen miktarı yüzde 20.9’dur. Genel olarak alt sınır olarak yüzde 19,5 üst sınır olarak da yüzde 23,5 kabul edilir.

Havadaki oksijen miktarını düşüren en önemli faktör yanıcı maddelerin yanmasıdır. Ayrıca bakteriyel oluşumlarda da oksijen tüketimi yüksektir. Bazı kimyasal reaksiyonlar da oksijen miktarını düşürür. Kapalı bir ortamda çok fazla insan bulunması bu insanların hareket ediyor olması da oksijenin tüketim hızını etkiler. Oksijen miktarının düşmesinde O2 gazının başka gazlarla, örneğin helyum, argon ve azot gibi gazlarla yer değiştirmesi de etkilidir. Bu gazlar zehirli değildir ama yine de insan sağlığı için tehlikelidir. Örneğin karbondioksit veya azot gazları O2 ile yer değiştirirse ölümcül olabilir.

Oksijen eksikliğinin çeşitli boyutlarının insan sağlığına etkileri şu şekildedir:

  • Yüzde 15-19 arası, çalışma kabiliyeti düşer, koordinasyon bozulur, kalp yetmezliği, dolaşım sistemi ve akciğer rahatsızlıkları başlar
  • Yüzde 12-15 arası, solunum güşleşir, nabız yükselir, algı zayıflar
  • Yüzde 10-12 arası, solunum sıfıra yaklaşır, dudaklar morarır
  • Yüzde 8-10 arası düşünce kaybolmaya başlar, şuur zayıflar, bulantı ve kusma başlar
  • Yüzde 6-8 arası, sekiz dakikada ölüm gerçekleşir, altı dakikada kısmen kurtulma ihtimali olur

Bu nedenlerle havadaki oksijen gazı (O2) seviyesi insanların sağlığı için tehlikeli olabilir. Bilhassa çalışma ortamlarında ve riskli alanlarda havadaki oksijen miktarının ölçümlenmesi gerekir. Bu ölçümler yetkili test ve muayene kuruluşları tarafından yapılmaktadır. Ölçümler sırasında yürürlükte olan yasal düzenlemeler ve yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlar esas alınır.